
Antimima fergusoniae
- Aile Ağacı
- Bilimsel İsmi
- Antimima fergusoniae (L.Bolus) H.E.K.Hartmann
- Familya
- Aizoaceae
- Çiçek Renkleri
- Pembe
- Kökeni
- Güney Afrika
- Karşılaşılabilirlik
- Nadir
Antimima fergusoniae, Güney Afrika'nın kurak bölgelerinde doğal olarak yetişen, düşük büyüyen ve oldukça kompakt bir yapıya sahip ender sukulent türlerinden biridir. Türün adı, onu ilk kez tanımlayan botanikçi Ferguson’dan gelir. Etli ve üçgen formdaki yapraklarıyla dikkat çeker; yapraklar çiftler halinde simetrik olarak dizilir ve zamanla üst üste binerek yastık görünümü oluşturur. Yaprak yüzeyi genellikle gri-yeşil tonlarındadır ve bazı bireylerde hafif morumsu ya da pembe ışıltılar görülebilir. Antimima fergusoniae, tam güneş ışığını sevse de özellikle yaz aylarında doğrudan güneşin altında uzun süre bırakılırsa yapraklarında yanık oluşabilir. Bu nedenle sabah veya akşam güneşi alan, bol aydınlık ama doğrudan yakıcı olmayan konumlar idealdir. Aydınlık pencere önleri veya güney cepheli balkonlar bu tür için uygundur. Sulama konusunda ise klasik sukulent prensibi geçerlidir: toprağın tamamen kuruması beklenmeden asla sulama yapılmamalıdır. Kök yapısı sığ ve hassas olduğundan fazla nem, kök çürümesine hızla yol açabilir. Toprak tercihi, suyu hızlı boşaltan, gevşek yapılı karışımlardan yana olmalıdır. İdeal toprak karışımı ponza taşı, iri kum ve organik madde oranı düşük kaktüs toprağından oluşmalıdır. Saksının drenaj delikli olması şarttır; tercihen küçük boy kil saksılar hem hava geçirgenliği sağlar hem de fazla suyu emerek kök sağlığını korur. Antimima fergusoniae çiçek açan bir türdür. Açan çiçekler genellikle pembe, leylak ya da mor tonlarındadır ve yaprakların ortasından çıkan kısa bir sap üzerinde yer alır. Üretim süreci ise çoğunlukla kökten ayırma yoluyla gerçekleştirilir. Yapraklardan üretim bu türde zor ve başarısız sonuçlar verdiğinden, ana gövde etrafında çıkan yavrular dikkatlice ayrılarak yeni saksılara alınmalıdır. Tohumdan üretim de mümkündür ancak tohumların çimlenmesi oldukça uzun sürer ve sabır gerektirir. Gübreleme ise sadece aktif büyüme dönemlerinde, ayda bir kez, düşük dozda ve azot oranı düşük bir sukulent gübresiyle yapılmalıdır. Fazla gübre yapraklarda şekil bozukluklarına ve renk solmalarına neden olabilir.