Agave victoriae-reginae

Agave victoriae-reginae, Meksika’nın Coahuila ve Nuevo León eyaletlerine özgü, çok yavaş büyüyen ve oldukça uzun ömürlü bir türdür. Genellikle 20–45 cm çapında kompakt bir rozet oluşturur. Yaprakları kısa, kalın ve üçgensi biçimde uca doğru daralır. En çarpıcı özelliği ise koyu yeşil yaprakların üzerinde simetrik şekilde yer alan ince, tebeşir beyazı çizgilerdir. Bu çizgiler her bireyde farklılık gösterir ve bitkinin her yaprağı neredeyse birer doğal tasarım objesi gibi görünür. Yaprak uçları genellikle kesik görünür ve kısa bir terminal diken taşır. 

Bu tür bol ışığı sever ama doğrudan öğle güneşine uzun süre maruz kalmaktan hoşlanmaz. Günde 4–6 saat sabah ya da akşam güneşi, yaprak renginin korunması ve formun sıkı kalması için idealdir. Aşırı güneş, özellikle sıcak yaz aylarında yaprak yanıklarına neden olabilir. Yarı gölgede de sağlıklı şekilde gelişebilir; bu özelliğiyle balkon, pencere önü ya da yarı açık teraslar için idealdir. Toprak yapısı konusunda oldukça seçicidir. Bu agave türü çok yavaş büyüdüğü için kökleri hassastır ve organik maddece zengin, su tutan karışımlardan kaçınılmalıdır. En uygun ortam, iri ponza, lav taşı ve hafif kaktüs toprağından oluşan, suyu hızlı boşaltan, hava geçirgenliği yüksek bir toprak yapısıdır. Saksı drenajı iyi olmalı, alt kısımda fazla su tutan ortamdan kaçınılmalıdır.

Sulama, toprak tamamen kuruduğunda yapılmalıdır. Yaz aylarında sulama ihtiyacı haftada bire kadar çıkabilir, ancak bu bitki susuzluğa iyi adapte olmuştur. Kışın sulama büyük ölçüde azaltılmalı, ortam serinse ayda bire kadar düşürülmelidir. Aşırı sulama, özellikle kök ve gövde çürümelerine neden olabilir. Agave victoriae-reginae de monokarpiktir — yani her bir rozet yaşamı boyunca yalnızca bir kez çiçek açar. Çiçeklenme süreci oldukça geçtir; genellikle 15 ila 25 yıl sonra gerçekleşir. Çiçek sapı oldukça uzundur ve sarımsı beyaz tonlardaki çiçekler dallanarak açar. Çiçeklenmeden sonra ana rozet ölür, ancak tür genellikle çok az yavru verir veya bazı bireyler hiç yavru üretmez — bu da onu daha özel ve nadir kılar. Gübreleme yalnızca ilkbahar aylarında, büyüme evresi başladığında önerilir. Ayda bir kez düşük azotlu, potasyum ağırlıklı bir gübre ile gelişimi desteklenebilir. Bu tür, çok yavaş büyüdüğü için aşırı besin takviyesi gerekmez.