
Agave pendula
- Aile Ağacı
- Bilimsel İsmi
- Agave pendula
- Familya
- Asparagaceae
- Çiçek Renkleri
- Yeşil
- Kökeni
- Meksika
- Yapısı
- Rozet
- Karşılaşılabilirlik
- Koleksiyonlarda Yaygın Değil
Agave pendula, Meksika’ya özgü, nadir bulunan ve doğada sınırlı bölgelerde gözlemlenen özel bir türdür. Genç bitkilerde yapraklar başlangıçta daha dik gelişebilir; ancak yaş aldıkça uzun, dar ve ağırlaşan yapraklar rozetten dışarı doğru kıvrılarak doğal bir eğim kazanır. Olgunlaşmış bir rozetin çapı genellikle 60–90 cm aralığındadır. Yapraklar uzun, etli ve uçlara doğru daralan formdadır; rengi genellikle zeytin yeşili veya gri-yeşil tonlarındadır.
Agave pendula, tam güneş ışığını seven bir türdür. Günde 6–8 saat doğrudan ışık aldığında yaprak gelişimi dengeli olur ve rozet kompakt kalır. Gölge veya düşük ışıklı ortamlarda yapraklar daha hızlı uzayabilir ve sarkma doğal formla birleşerek kontrolsüz bir görünüm yaratabilir. Bu nedenle güneşli teraslar, kaya bahçeleri veya yüksek ışık alan balkonlar onun için ideal ortamlar sunar. Toprak konusunda yüksek geçirgenlik vazgeçilmezdir. Kaktüs ve sukulent karışımları, lav taşı, ponza ve iri kumla desteklenerek kullanılmalıdır. Ağır, su tutan topraklar kök çürümesine neden olabilir. Saksıda yetiştirilecekse drenaj deliği olan ve geniş hacimli bir saksı tercih edilmelidir. Çünkü bu tür, zamanla rozetini genişlettiği gibi ağırlığını da artırır.
Sulama, yaz mevsiminde yalnızca toprak tamamen kuruduğunda yapılmalıdır. Doğal habitatında kurak koşullara adapte olduğu için susuzluğa karşı oldukça dirençlidir. Aşırı sulama, özellikle taban çürümesine neden olabilir. Kış aylarında ise sulama minimum düzeye indirilmeli, hava soğuksa tamamen durdurulmalıdır. Bu tür de diğer agaveler gibi monokarpiktir, yani ömrü boyunca yalnızca bir kez çiçek açar. Çiçeklenme 10–20 yıl arasında değişebilir. Çiçek sapı oldukça uzundur ve üzerinde açık yeşil veya sarı tonlarda çiçekler taşır. Çiçeklenme sonrası ana bitki yaşamını sonlandırır, ancak çoğu zaman taban çevresinde yeni bitkiler geliştirir.
Gübreleme, ilkbaharda, büyümenin başladığı dönemde önerilir. Düşük azotlu bir sukulent gübresi ayda bir defa uygulanabilir. Yaz aylarında bitki dinlenme evresine geçebileceğinden gübreleme yapılmaz.