
Agave margaritae
- Aile Ağacı
- Bilimsel İsmi
- Agave margaritae
- Familya
- Asparagaceae
- Çiçek Renkleri
- Sarı
- Kökeni
- Meksika
- Yapısı
- Rozet
- Karşılaşılabilirlik
- Koleksiyonlarda Yaygın Değil
Agave margaritae, Baja California’nın güney ucunda, özellikle Magdalena Adası çevresine özgü, oldukça sınırlı yayılıma sahip endemik bir agave türüdür. Kompakt formu, yaprak renkleri ve yavaş büyüme alışkanlığı nedeniyle hem sukulent koleksiyonlarında hem de küçük saksılarda çok tercih edilir. Rozet çapı genellikle 20–30 cm arasında kalır, nadiren 40 cm’ye ulaşır. Yapraklar kısa, etli ve hafif kıvrımlı olup parlak yeşil bir zemin üzerinde altın sarısı ya da krem tonlarında orta çizgiye sahiptir. Yaprak kenarları boyunca küçük kahverengimsi dikenler yer alır ve uçta koyu renkli terminal dikenle son bulur. Güneş ışığı bu tür için hayati önemdedir. Tam güneş alan ortamlar, yaprakların renk kontrastını artırır ve bitkinin kompakt yapısını korur. Gölgeye toleransı olsa da, ışık azaldığında yapraklar uzar, merkez çizgi silikleşir ve form bozulabilir. Bu nedenle güney cepheli pencere önü, güneşli teras ya da açık balkonlar bu tür için idealdir. Toprak yapısı, suyu hızla tahliye edebilen, yüksek drenajlı ve mineral ağırlıklı olmalıdır. Kaktüs ve sukulent karışımları kullanılabilir; karışıma ponza, lav taşı veya iri kum eklenerek hava geçirgenliği artırılabilir. Küçük saksılarda bile rahatlıkla yetiştirilebilir, ancak altı delikli saksı tercih edilmelidir. Sulama, tamamen kurumuş toprağa göre yapılmalıdır. Yaz aylarında toprak tamamen kuruduktan sonra sulama yapılmalı; kış aylarında ise sulama aralığı ciddi şekilde azaltılmalıdır. Yapraklarda yumuşama veya siyahlaşma gözlemlenirse bu aşırı sulamaya işaret eder ve müdahale edilmelidir. Agave margaritae, susuzluğa dayanıklı ama neme karşı hassas bir türdür.
Agave margaritae çiçeklenmesi çok yavaş gerçekleşir çünkü bu tür monokarpiktir; yani hayatında yalnızca bir kez çiçek açar. Çiçeklenme süreci genellikle 10–20 yıl alabilir. Bu dönemde rozetin merkezinden uzun bir çiçek sapı çıkar ve üzerinde sarımsı tonlarda çiçekler açar. Çiçeklenmeden sonra ana birey ölür, fakat çoğunlukla çevresinde yavru bitkiler geliştirerek türünü devam ettirir. Yavrular dikkatlice ayrılıp köklendirilerek çoğaltılabilir. Gübreleme gereksinimi oldukça düşüktür. Büyüme dönemlerinde (ilkbahar aylarında) ayda bir kez düşük azotlu, potasyum açısından zengin bir sukulent gübresi ile desteklenebilir. Aşırı gübreleme yaprak dokusunu zayıflatabilir ve renk desenini bozabilir.